Kareli Öyküler Hakkında

Fotoğraftan öykü filizlenebilir mi?

Yazı ruhunu bir resme borçlu olabilir mi?

Arka sokaklarda gizlenmiş bir duygu, önce bir kareye sıkıştırılıp sonra sözcüklerle deşifre edilebilir mi?

Tek başlarına da dimdik ayakta durabilen iki birey olarak fotoğraf ve öykü, birbirlerini kısıtlamadan, aksine tamamlayıp büyüterek mutlu bir birlikteliğe imza atabilirler mi?

Fotoğraf ve öykülerin aynı öznel bakışa ait olması bu birlikteliği daha özel ve uyumlu hale getirir mi?

Resim, dağılmaya meyilli dikkati toplayacak bir merkez rolü üstlenebilir mi?

Edebiyata yabancılaşan modern insan, görsel destekle yazı dünyasına yakınlaştırılabilir mi?

Bunlar ve benzeri sorularla yola çıkan bir proje KARELİ ÖYKÜLER.  Gündelik olanı kalıcı hale getirebilmek, sıradandaki derinliğe erişebilmek, dört yanımızda gürül gürül akan yaşamı daha yoğun hissedebilmek, daha iyi anlayabilmek, onunla ilgili hayaller kurabilmek için oluşturulmuş bir atölye.

2012 yılında kuruldu. 2016 başında “Kareli Öyküler” adını aldı. Dijital dünyada edebiyatı demokratikleştirmeyi, okuruyla nitelikli bir bağ kurmayı hedefleyen bir paylaşım platformu olarak her hafta yeni bir öykü yayınlamaya başladı. 2017’nin Mart ayında Altın Kitaplar tarafından kitaplaştırıldı. 2018 yılında “Genç Kareli Öyküler”, 2019 yılında “İstanbul Kareli Öyküler” basıldı

Öyküyü Paylaşın: